17 Mart 2012 Cumartesi

BU FİLMİ GÖRMÜŞTÜM

Yok, aslında görmemiştim tabi ki zaten film de değil bir tiyatro oyunun ismi; “bu filmi görmüştüm”.

Cuma gecesi iş çıkışı, Mecidiyeköy’de Cevahir AVM’de, kızlarla hızlı bir alışveriş ve Çin yemeğinin ardından AVM’nin hemen yanındaki Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Sahnesi’ne gittik.
Yıllardır önünden hızlı adımlarla geçerken tabelasını görüp geçtiğim bu sahneye ilk gelişim. Fuayede kahvelerimizi içerken ömrünün son günlerinde bu tiyatronun vergi borçları yüzünden sıkıntılı günler geçiren Gazanfer Özcan’ı da rahmetle andık.

6 oyuncusunu da ilk kez izleyeceğimiz bir vodvil bu, oyunun komedi olduğu dışında da hakkında hiçbir fikrimiz yok.

Albert Lamart (Tolga Yeter), Fransa’da, eşcinsel bir birliktelik yaşadığı gerekçesiyle bir çalışanını işten çıkartacak kadar aşırı görüş ve önyargılara sahip bir bakan. Başına gelecekleri bilip empati yapabilse yine bu kadar önyargılı ve katı olabilir miydi dersiniz?

Oğlu henüz küçük bir çocukken eşi bir anda ortadan kaybolan ve bir daha haber alınamayan Lamart, siyasi seçimler yaklaşırken puan toplamak için oğlu ile çifte düğün yapmayı planlar.

Ancak Amerika’dan gelen albayın (Eraslan Sağlam) sahneye adım atmasıyla Lamart’ın hayatı ve dolayısıyla oyun da canlanıveriyor. Eraslan Sağlam, albay rolünde tabir-i caizse döktürüyor.
Lamart’ın elinden her iş! gelen yetenekli hizmetçisi Ingrid (Merve Çavuşoğlu) güzelliği ve yeteneğiyle göz dolduruyor.
Lamart’ın nişanlısı (Yelda Serbes) peltek dili, şaşı gözleri ve mimikleri ile izleyenleri kahkahaya boğuyor.
Oyunun 2. Perdesi ilkinden çok daha eğlenceli. Bu küçük salonda yalnızca 1 metre önümüzde bu 6 kişi bizi güldürüyor, çıkışta kendimizi çok özel hissediyoruz.

Ne diyeyim, siz de gidin ve BU FİLMİ GÖRÜN.